9 Ekim 2009 Cuma

robinson crusoe dizisi

Robinson Crusoe dizisi
Robinson Crusoe dizisi müthiş bir dizi. Macera ve doğayı seven herkese tavsiye ederim. Crusoe dizisi 2008 yılında yayınlanmaya başladı Amerikan Nbc Televizyonu tarafından hazırlanmıştır. Lost gibi doğa macera filmlerini, dizilerini sevenler genelde beğenmektedir diziyi.

Dizi hakkında kapsamlıca konuşmadan önce herkes tarafından bilinen klasiklere girmiş kitabı üzerine biraz açıklama yapalım:

Robinson Crusoe ve Cuma adlı eser, Daniel Defoe'nun 1719 yılında ilk basımı yapılan ilk İngilizce romanlardandır. Macera tutkunu Robinson uzunca seneler ülkesinden uzakta ada hayatı sürer. Çeşitli nedenlerle geri dönemez. 27 sene adada yaşar. Adada uzunca bir süreden sonra cuma ile tanışır.

Onun doğa ile olan mücadelesi ve yaşam savaşı romanın ana ko­nusudur.
omanın tezi, güçlü bîr irade ve çalışma enerjisiyle tüm zorlukların yenilebileceğidir. Robinson Crusoe, macera düşkünüdür. Denizle­re açılıp yeni yerler görme tutkusu içindedir.

Kitap İlk çıktığı 25 Nisan 1719 yılında, okurun tepkisi çok olumlu oldu. Daha yıl dolmadan, 4 baskı yaptı ve sonraki yıllarda da çok geniş bir okuyucu kitlesi edindi. 19. asrın sonlarına doğru, Batı edebiyat dünyası, kitabın farklı dillere çevrilmiş baskıları, kitapla ilgili eleştiri ve analizlere yer veren araştırmalar ve konusuyla benzerlikler içeren başka kitaplarla tanıştı.

Etkileyici konusu ve serüvenleri ile Batı'nın sömürge tarihi ve felsefesi anlatılır. Sömürgeci ülkelerin bencilliğini, ön yargılarını ve medeni tavırdan uzak oluşlarını anlatır.

Orijinalinde, ilk kitap adadan kurtulduktan sonra Robinson'un İngiltere'ye dönmesi ve bir ihtimal Robinson'un oraya tekrar dönebileceği iması ile bitirilir. Sonradan eklenen ve Robinson'un Maceraları adı verilen ikinci kitapta, Robinson adaya gerçekten döner. Ancak kendisi artık ada halkınca bir fatih ve sömürge valisi yetkilerine sahip olarak tanınmaktadır. Burada da kendince yaptığı iyilikler ve ada halkının mutluluklarına yaptığı katkıların ardından yine serüvenlerine devam etmek ve dünyayı tanımak için denize açılır. Madagaskar'dan, Çin'in kalabalık şehirlerinden, ticaret limanlarından, Asya'nın ıssız şehirlerinden, Tatarlardan, Çerkezlerden, Ruslardan yani hemen hemen o sıralarda Avrupalılarca merak edilen her yerden geçerek İngiltere'ye döner. Bu yolculuklarda kendisini hep yüksek karlarla ticaret yaparak, Hindistan'dan afyon alıp, Çin'e satıp, oradan Rus bozkırlarından kürk alıp, Araplara satarken görürüz. Bütün bu işlerin arasında, sürekli kendi kültürünü diğerleriyle kıyaslar ve Çin'in tüm nüfus büyüklüğüne ve ticaretine rağmen hiçbir zaman Avrupa ile boy ölçüşemeyeceğini söyler. Hatta kervanlarda yol arkadaşları ile bu düşüncelerini paylaşıp onları gerektiğinde tartışmalarda susturur. (mert dürüst zeki çalışkan bir insandır)

Kitapta Türklerle ilgili olarak iki ilginç cümle sarfedilmiştir. Birinde Robinson'un bıyığını "çok etkileyici" görünen Türkler gibi uzattığından bahsedilir. İkincisinde ise, Robinson bir İspanyol ile Türk arasında, iyi efendilik karşılaştırılması yapılsa, Türk'ün muhtemelen daha iyi olabileceğini düşündüğü anlaşılır.

Dizisi Romanından daha güzel denebilir. Burada da konu zaten Robinson Crusoe dizisidir.

1 yorum: